Kuzey Kabileleri Görevi( Amras)

Amras Elensar, erebor yolculuğu için geri de kalmıştı. Yol arkadaşı Glorfindelin uzaklaşmasını içi hafif burkularak izlemişti. Bundan sonrasında tek başınaydı sonuçta. Bu dağın arasında şimdi de tek başına erebor kabilesine sızma derdi vardı.Bunu nasıl yapacağını da bilmiyordu.Sonuçta Yalnız dağlara kurulmuş bir mağara kabilesiydi. Belki klasik yol iş görebilirdi.

Haritayı açıyorsun ve nereleren geçeceğine bakıyorsun. Biraz inceledikten sonra yine kuyutorman yolu çinde geçeceksin.Doğruca Esgeroth bölgesine çıkacaksın.Kuzeye ilerleyerek Erabora varmış olacaksın. Gerisini de artık o zaman düşünmeyi tercih ediyorsun ama karnın aç ve gün baya ilerledi.. Havanın kararmasına birkaç saat kaldı ama burada da konaklayamazsın.

Amras yavaş yavaş ilerliyordu.Konaklayacak yer arıyordu.Ayrıca karnıda çok acıkmıştı.Havanın kararmasına az bir zaman kalmıştı.Burada konaklayamazdı.İleride konaklayabilecek bir yer olabileceğini düşünüyordu.Var olmasını umuyordu.

Yolda ilerlerken Kuyutorman kabilesindeki elf ve cücenin hazırladığı yiyecekleri bir gözden geçirdi.İlerlerken yalnız kaldığı için üzülüyordu bir yol arkadaşı olsa hiç fena olmazdı.Sincap gibi.İçinden bırak bu sincap sevdasını ve görevine odaklan diyordu kendisine.

Bir mağara kabilesne nasıl gireceğini hiç bilmiyordu.İlerlerken kendi kendine konuşmaya başladı ama kendi kendine konuştuğunun farkında bile değildi. "Glorfindel biz bu Erebor'a nasıl gireceğiz." dedi.Bir kaç dakika cevap gelmeyince tek başna olduğunu hatırladı.Amras "Konaklayacak yeri çabuk bulsam iyi olacak.Çok acıktım." dedi

Amras bu alanı görünce seviniyor.Sonunda konaklayacak bir yer buldum diyor kendi kendine.Hemen en uygun yeri aramaya başlıyor.Biraz aradıktan sonra buluyor.Dostlarından aldığı yiyecekleri alıyor.Afiyetle yiyiyor.Karnı doyduktan sonra Amras son kez haritayı gözden geçiriyor.Gideceği yolu tam olarak hesaplıyor.Ama hala Erebor'a nasıl gideceğini düşünüyor.

Amras burada ki dostlarını düşünüyor.Onların Hastaının düştüğü yeri hatırladıkça gülüyor.Yakın bir zamanda uyumayı düşünüyor.Ama uyumadan önce bir etrafına bakıcak.Konaklama yerinin tam olarak güvenli olup olmadığını kontrol edecek.

Biraz etrafını kontrol eddikten sonra yatmak için hazırlanıyor ve arkadışının iyi olup olmadığını düşünüyor.

Sakin bir gece geçiriyorsun.Uyandığında havanın kapalı olduğunu ve soğuk bir rüzgarın estiğini fark ediyorsun.Bu sıkıntı verici bir durum. Yamur yağacak gibi,zira bulutlar kapkara.Belli ki iyi bir yağmur boşaltacak bulutlar. Hızlıca kahvaltını ettikten sonra hızla kendini ormana atıyorsun.Ağaçlar sayesinde yağmur yağdığında daha az ıslanacaksın.

Etrafta hayvanlar da görünmüyor ama bazı kuşların seslerini duyuyorsun.Demek onlar da durmu sezdiler ki yuvalarına çekildiler. Aslında böylesi daha iyi kuyutorman kabilesi muhafızları da fazla ortalıkta örünmez. Kapüşonu kafana geçirdikten sonra yoluna devam ediyorsun.Yarım saat sonra gök gürlüyor ve yağmur önce yavaş sonra hızlı bir şekilde yağmaya başlıyor. sen bunu sadece sesden anlıyorsun zira ağaçlar sana çok az yağmur gelmesini sağlıyor.

Öğlen vakti ormanın çıkışına varıyorsun. Gökten bardak boşalırcasına yağmur iniyordu. Göz gözü görmüyordu,bu gözünü gerçekten korkutuyor ama seni durdurmasına izin veremezdin. Bu yüzden pardösüne sıkıca sarılıp dışarı adımını atıyorsun ve anında sırılsıklam oluyorsun dahası kafana inen her yağmur damlası sana çok ağır ggeliyor.Sanki biri kafana hafif hafif vuruyor gibi.

Daha ne kadar bu şekilde yol alacağını düşünürken yarım saat için de yağmu kesiliyor ama gök hala kapalı.Uzun süre anlamsızca yürüdükten sonra nereye vardığını anlıyorsun.Esgarath bölges hemen nehrin karşısında.Kuzey de ereborun olduğu yalnız dağ vardı.Kendi halinde sesiz ve sakin bir şekilde binlerce yıldır tek başına duran Yalnız dağ.Bundan sonrası nehri takip etmekti ama üzerin su yüzünden çok ağırlaşmış durumda,açsında.

Amras uzun bir süre anlmsızca yürüdükten sonra sonunda Yalnız dağı görmüştü.Sonunda.Yalnız dağa doğru nehri takip ederek yürümeye başladı.Ancak Üzerinde çok fazla ağırlık olduğunu düşnüyordu.Ama yükü hafifdi.Sonra neden ağır lduğun anladı.Su yüzünden üzeri çok ağırdı.Bir yerde dinlenip üzerinin hafiflemesini beklemeyecekti.Nehri takip ederek ilerleyecekti.

Nehri takip etmek Amras'ı susatmıştı.Biraz su içtikten sonra yoluna devam etti.Amras ilerlerken nehrin yanında konakladı.Burada biraz dinlendikten sonra yoluna devam edecekti.Karnıda iyice acıkmıştı.Nehrin yanında biraz yemek yedi.Yemek yedikten sonra yiyeceğinin azadığını fark etti.Ama Amras bir hayvanı öldüremezdi.Yiyebiliri ama öldüremezdi.

Amras ilererken yiyebileceği meyveler arıyordu.Bulmayı umuyordu.Yiyecek meyve bulsaydı iyi olacaktı çünkü bir hayvanı öldüremezdi. Yalnız dağaya doğru giderken bulmayı umuyordu.

Üzerindeki ağırlığın hafifediğini fark etti.Yalnız dağada az bir yolu kalmıştı.

Amras yoluna devam ediyordu.

Yolda ne bir meyve ağacı ne de hayvan göüyorsun.Sadece arada bir üzerinde uçup geçen kuşlar. Uzunca yürüdükten sonra dağın eteklerine varıyorsun.Yalnız dağ gerçekten de çok güzel görünüyordu.



Bir süre yürüdükten sonra dağa tırmanva vakti gelmişti ama biraz yorucu olacağını düşünüyorsun.Birkaç adım atıp,ilerledikten sonra karşına merdivenler çıkıyor ve merdivenlerden de yürüyen cüceleri görüyorsun.

http://img-fan.theonering.net/rolozo/images/renshoff-ploeg/lonely.jpg

(golllum gibi konuşmayı bırak derim )

Cüceler arkalarına şaşkınla döndüler ve karşılarında bir elf görünce gözlerini fal taşı gibi açtılar. "Bir elf!"dedi hepsi bir ağızdan. Korku ya da heyecan değildi bu sadece şaşkınlıktı. Yüzyıllardır görmedikleri ama namını duydukları elflerden birini görmeleriydi. En yaşlısı olduğu belli olan cüce homurdanarak öne çıktı."Bir elf hemd eburada,ereborda! hohoho ilginç"

Bir süre etrafında dolanarak seni süzdükten sonra tam önünde duruyor."Hmm nedendir geldin buraya? Cüce zırhları bir elfe uygun olmayacak kadar küçüktür.Elbiseleri de. Ayrıca ticaret taktiklerimizi nedendir paylaşalım seninle?"

Amras tam olrak istediği şeyi söyleyemezdi.Söylerdi ama onu anında yakalarlardı.Amras "Ben sizin zırhları ve elbiseleri nasıl yaptığınızı ve kaç altından sattığınızı öğrenmek istiyorum.Burası çok kalabalk bir şehir.Lothlorien kabilesinden korkmuyormusunuz.O kabile çok büyük.Buraya girmeleri zor ama sizin onları bastıracak bir güce ihtiyacınız var.Sizin gücünüz yeterli mi?Cüceler güçlüdür fakat Lothlorien'nin birlikleri çok fazla olabilir.Sonuçta bir gün birleşebiliriz Lothlorien'e karşı."dedi.Amras daha çok askeri güce yöneldiği için casus olduğunuz anlayabilirdi. Ama bunu göze almıştı.

(biraz az oldu bir yandan tv izliyorumda )

Amras "Bu ciddi bir konu.Sizin ordu sayınız çok mu az?Bence burası korunaklı ama ordu gücüde lazım.Ordu sayınız ve Kuyutormanın ordu sayısı birleşirse yüksek bir sayı yapabilir.Kuyutorman kabilesinin size seve seve yardım edeceğine eminim.Gelirken oradan geçtiğimi söylemiştim.Bir elf ve bir cüce tanıdım.Onların size eve seve yardım edeceğini ne Kuyutorman kabilesinide ikna edeceğine eminim.Sizin ordu sayınızı merak ettim.Çok mu az?"dedi.Amras bu şekilde onların sayısını öğrenebilirdi.

(sen kuyutorman kabilesindeyken rhun kabilesinin15 birim süvari 5 birim oçu olduğunu söylemiştin.bu cüce ne diyor.)

(öyle mi demiştim? doğrudur o zaman,,sen doğrusunu söyle adama. Ben de böyle biliyorum de, kuyutorman dakiler öyle dedi de)

Cüce ciddi ciddi düşünüyordu,aslına bakarsan ileri de bu cüceler ile savaşmak ne derece doğruydu emin değilsin. Son derece nazik görünüyorlardı ama elbet reisleri nasıldı kim bilir?

"Kuyutorman ile ilişkimiz idare eder ama çok da iyi değil. Elflerle yaşamayaı seçtikleri için oradaki kardeşlerimiz ile biraz bozuğuz ama ticari ilişkimiz var. Yardım edecektir. sen kuyutormana geri dönecekmisin elf?"

"Ovvvvvvvv yo yo kuyutorman elflerinin malumatı bizlerden iyidir. İyi casusluk yapıyorlar. O zaman durumumuz daha vahim! Bizim ordu sayımız sadece 10 birim piyade. Başka birşey yok. Rhun bize saldırırsa durum vahim"Bunu duyan cüceler i bir korku sardı ama genç olanlaran biri çıkıp baltasını havaya saldırmaya hazır gibi kaldırıp salladı."Bu dağlar bizden sorulur! Bizden daha iyi kimse bilemez ve avantajlı biziz. Saldıran onlar!"

"Evet ama okçu birliğimiz olsa idi durum daha iyi olurdu."dedi yaşlı cüce."Elf, senden bir ricam var. Kuyutormana bizden birini götürmeni istiyorum,elçi olarak. mümkün mü?"cücenin müttefiklik teklif edeceği kesindi.Diğer bir gerçekte ortaya çıkıyor, demek bu yaşlı cüce reis ya da sözü geçen biri.

Amras cücelerin durumlarının kötü oldğunu düşünmüştü.Amras "Sizin durumunuz cidden biraz vahimmiş.Ama burda bu kadar hevesli cüceler çıkarsa Rhun size saldırırsa belkide kazanabilrsiniz."dedi.

Amras yaşlı cücenin dediklerinin biraz düşündü ve sonunda kararını verdi.Amras yaşlı cücenin buranın reisi veya sözü geçen biri olduğunu düşünmüştü.Amras"Bu mümkün değil.Ama gidebilirim.Çünkü gidecek çok yolum var.Ama size bir iyilik yapıp gidiyorum.Ama burada yiyecek bulmam gerek yiyeceğim azaldı.Bir şey merak ettim.Siz buranın reisi misiniz? dedi.

"Seninle oğlum Gloin gelecek"arkandan genç bir ses geliyor."Memnun oldum"babası gibi yumuşak bir yüzü vardı Gloin nin. Aklına Gimlinin babası geliyor. Aynı isimi taşıyorlardı. Belki onun gibi iyi bir kral olurdu gelecekte."Rhun var. Güney de Mordor ve daha güneyin de Khand ile Harad var. Sanırım sen artık Harlondine,eve geri döneceksin. Bunun için kuyutormandan geçmen kaçınılmaz,beraber gidelim"dedi genç ve güçlü cüce."Size en kısa sürede erzak hazırlatacağım ama bugün değil,sabah erkenden yola çıkarsınız"dedi Gloir. Gloin babasının sözlerini onayladı.

Geriye kalan zamanını mağaralara geçiriyorsun. Cüceler arasında onların kültürlerini,sanatlarını öğrenerek. Hepsi de son derece iyi zanaat ustaları.Taşları oyarak,yontarak harika işler çıkartıyorlar. Gururlular ama aslında pek misafirperver değiller.hepsi kendi halinde takılıyor.Sen yokmuşsun gibi...Geceyi sana ayarladıkları küçük oda da geçiriyorsun.Bouna göre fazla küçük ama iki yatağı birleştiiyorlar senin için. Buna rağmen rahat bir uykudan sonra , sabah uyandığında kendini bunalmış hissedyorsun. Elfler... elfler doğayı,açık havayı severlerdi..."Günaydın,kahvaltıdan sonra yola çıkıyoruz elf dostum"Gloin gülümseyerek seni masaya çekiştiriyor. Kahvaltıda sonra bol erzak alıyorsunuz ve çıkışa kadar size eşlik ediliyor."Evet gitme vakti geldi.Umarım seni yine görürüm elf"dedi reis Gloir.